24 Şubat 2012 Cuma

Bundan bile emin değilim ...





Önemli bi gün sanki bugün ...
İçimde yaşayan o küçük insanlardan bir kısmı daha yol aldı bugün benden elinde bavulu ve tüm pılılarıyla ...
Geri dönmeyecek gibiler , bu üzücü ... mü???

Şuanlık belki ...
Ama ya sonrası ...
Belki güneş doğar ve yeni yeni misafilerlerim olur ... Yanlış anlaşılmasın burada insanlar derken onlar insanlar değiller ...

İşe yüzeyinden bakanlar için metaforlarımı anlatayım mı??? Eskiden olsaydı anlatırdım belki anlaşılmak adında dertlerim vardı o zaman ... Şimdi ise hiç umrumda değil kim nasıl anlıyorsa öle anlasın ... bu hafrlere basan parmak uçlarına komudu beynim değil kalbim veriyor ... her harfe bir his yükliyorum ... ordan başka şeyler anlayanlarında algısına saygı duyuyorum ...

Duymak zorundamıyım?

Değilim be ...
O kadar iyi biri olmak zorundadeğilim ... Bu çok yorucu ...

Cehennemin yollarını döşeyen taşlar iyi niyetle döşenmiş ya ... Öle işte ...

Yaz gelsin artık yoksa dükkan kapanıyor !

17 Şubat 2012 Cuma

Olağan Üstü Kurgunun Muhteşem Saçmalığı



Kulağımda bir Polonyalı , elimde bir İngiliz ; aklımda bir Dünya'lı geziniyorum bu ara İstanbul sokaklarında ...
Kendimi bir resmin mi desem bir fotoğrafın mı desem içine hapsettim ve orada özgür kıldım ...

Sular üzerinde toprağa değiyor ayaklarım , var oluşumu sorgulamalarım bitmiyor ve bitmek bilmediği gibi daha da karımşıklaşıyor çipilli çipilli ama bir kedi olarak sanırım o yün topuyla oynamayı seviyorum ...

Ona yün topu da denmiyordu sanırım ama dedim ben :D Demek ki deniliyormuşta denmemiş ... İşte yine başlıyoruz :D Bir zamanlar birilerinin birşeylere anlam yüklemesinin üzerinden bu kafada ki bu bilincin getirdiği düşünce sistemiyle bunları hala kabul etmemiz ne kadar saçma ...

Ama kabul etmemekte saçma ... Mesela benim böle iki satırda bir paragraf yapmam da ayrı saçmalık ... Yine o kutsal yol ayrımı ...

   O olağan üstü tasarımın - kurgunun muhteşem saçmalığı ...

   Fill in the blanks with the correct tense ...

  Ve  sizden ayrı kafamda ki parçalanmış düşüncelerin herbirine değe değe uçtuğum kanatlandığım gökyüzüne doğru yol almaya başlar gözlerim ...

                                                       *    *    *
  Çarşamba
         " sabahları en sevdiğim şey eminönden vapur ile inip trene yürümek ...  bu manzara ve insanların azlığı yağmurlu havalarda ağaçlardan geldiğini tahmin ettiğim ceviz kokusu ile mukemmelleşiyor ... karşıya geçtikten sonra garın kapısına kadar her sabah önlerine konan ekmek parçalarını görünce mutlu olan kuşların cıvıltisi bana yaşadığımi hissettiriyor ... garin kapısında doğumlarından beri hergün gördüğüm ve sayılarında hiç bir değişiklilik olmayan renkli patiler ailesi beni karşılıyor ... o an huzur bu diyorum bu günlük meditasyonum oluyor. bunu anın içinde yavaşladığım için fark ettiğmi biliyorum ... sonrası şükürler. varlığına varlığıma yaşadılmiş yaradılmamiş tüm varlıklara şükürler olsun diyorum ... sonra sen geliyorsun aklıma hep aklımdasn ama uyuyan halin geliyor bu sefer ... sanki farklı bir boyuttan görüyorum seni o an ... sanki bir tabağa yatırılmış sıcacik pembe kokular yayan öpülmeye hazır vanilyali bir sevgilisin. "


Allah'ım sana sonsuz teşekkürler ...

Parov tabi sana da ...
 http://www.youtube.com/watch?v=RAJr3Xz1hG0

15 Şubat 2012 Çarşamba

Hepimizden biri Tayyar Ahmet !!!

çaldı saat kaç ölmedi
kaldı ağrısı başında
o an tayyar bizi sevmedi.
ee acık haklı esasında.

tophanede bir evde
uyandı tayyar ahmet
yanında meçhul abla
garabet mi garabet.

dayadı ağzını musluğa
yabancıyım buraya bu kusmuğa
dedi
kuyuya düşmüş it gibi
telaşlı aptal bitkinim
ama yine gelir beni bulur bu kafa.
moruk,yok böyle bi sinema.

çıktı hatunu uyandırmadan
şekilli otomat yandı basmadan.

bak bu asansör türk
bak bu asansör türk
dura bas kalalım arada derede arada

bak bu asansör türk.
tayyar ahmet.
bak bu asansör türk
dura bas kalalım arada derede arada
inecem ben burda.

vurdu yola tayyar ahmet.
kırdı dümeni beyoğluna.
tekimiz bok hepimiz çok diye
selam verdi elin oğluna.
yolda burda bi yerde.
aklı rakıda ciğerde.
cuma günü içmez amma.
daha ilerde illallah.

dön evine tayyar karın bekler.
niye diye sormaz,
hazır yemekler.

ye yemeyi bak televizyona.
bire bas bakalım falana filana yalana dolana.

hepimizden biri tayyar ahmet.

10 Şubat 2012 Cuma

Öyle bölüktü pörçüktü ama anlaşılır gibiydi ...

http://www.facebook.com/video/video.php?v=2840851897190

Bu video üzerine bir konuşmaydı ... çok sevdiğim bir arkadaşımla ... ben bu videoyu izlerken çok duygulandım ve bizimde ( kadınlar olarak )  onlardan özür dilememiz gerektiğini bizimde elimizde kan olduğunu söyledim ... şaşırmıştı ... kan ? dedi bende anlatmaya çalıştım ... 
bir yerde de belki bir tık okuyanda birşey açabilir diye yayınlamak istedim ama özellikle belirtiyorum ki ben aslında konunun görünen ve düşünüleninin daha derinine gitmek istedim ...


Sonununa da eklemek istedim açıkçası ; Zenne filmindeki anne karakterine bi bakın ... Ne olur bakın ! azınlık değil bu çoğunluk ! He eliniz değmişken bu filmide izleyin :D

    

8 Şubat 2012 Çarşamba

En Derininden En Anlamlısından Ard Arda Üç Nokta ...

Uzun aradan sonra bana yazma isteğinin heycanını kanıma salıcak olanın Almodovar olacağını söyleselerdi ... hemen mantıklı bulurdum :) ... Bu cümlede ben ne kadar heycansız ve isteksiz kaldığımı anlatmak istedim aslında sadece :D Sanırım büyüyorum , galiba bundan böle hallerim :D


La piel el  que habito ...

Çok başka bişi ... Almadovarın herşeyi bir başka ama bu bi başka ... Filmin konusunu anlatmayacağım çünkü minicik bir kurgunun altına çok derinlere bişiler gömmüş ve ben onu bozmak istemiyorum ...

Diyor ki film ; seni ne kadar değiştirirse değiştirsinler , isterseler geninle düşünce yapınla oynasınlar yani her ne olursa olsun içindeki piramitin içinde sakladığın toplu iğnenin ucu kadar bir yer kaplayan özün var ve onunla bağlantı kurduğunda derin ancak içinde özünü sakladığın bir alan sınırından başka birşey değildir ... Yani diyor ki , sen içindesin ... ulaş ona ...

Cümlelerim hala yarım ... Olsun iyileşicem ben biraz daha zaman ...

Az daha bişiler izleyeyim , dinleyeyim , okuyayım gelicem :)

Bu filmi mutlaka izleyin !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Hem Buika'da var ... :)