29 Temmuz 2010 Perşembe

Lönk diye

http://www.vimeo.com/11681457

Bugün öyle birgün ki !
Yeniden doğuruyorum kendimi !

28 Temmuz 2010 Çarşamba

3'ün 1'i

Beni tanıyosun ... normal sayılmam pek şuan ... ama bu sefer diğerlerinden farklı ... hem iim hemde kötü ... hem istediğim bişi bu hemde tahammül edemediğim ... tam olarak öle değil yani her zaman ki gibi ...

Resmen içmek istiyorum i ha dolapta votka da var .... ama sigara yok ... sigara ve küllük görmeye dayanamayabilirim şuan ... gerçi bu fikrede dayanamıyorum ya ... garip

İyi yaptın ; bunu sorgulamıyorum bile ... sadece mantık şartellerim inik duygusal Matta devrede ... Biraz acı çekip uzaklaşıcam bundan da .... Sen ikimiz içinde doğru olanı yaptın .... Ve frekansımıza bi ivme kazandırdın ... Şu saatten sonraikimizinde tıkalı olan kanallarını açtın ...

Ama bilmem ... dayanamadım yinede ben Janım ...
Hem seviniyorum hemde kocaman bi üzülmek
Hem senden çok sıkılmıştım artık hemde dayanamıyorum suan bu fıkre ... Konu evde yanlız kalmaktan korkmak değil ... Bi bağımlılık damarını daha kesmek !

Bugün radyoda Arzu n demişti biliyomusun ?
Aydınlanma yolundaki bilge yanlız olmalıdır ... Aile - iç içearkadaşlıklar bunlar her zaman zorlaştırır işi ... Sonra bu Mattanın değişik değişik frequencilerinden gene bi ses geldi ve sordu ?

Hazırmısın ?

Evet dedim hazırım ...

Ve bugün ...
Herşey gönlünce olsun Janım ... Ama bi süre görüşmek istemiyorum i hatta sen eşyalarını alırkende burda olmıycam hatta o gün eve de gelmicem ...

Bu da benim sana yazdığım son mektup ...
Seni çok seviyorum

Matta

( Yıldızları paylaşmıştık biz , seninkileri geri vermiyorum kendiminkileride senden almıyorum hep korusunlar seni Güzel Adam )


Janamata

Değişik bi zaman ;

Biliyorum o istediklerimin artık startındayım ama kalbimde kırık sanki yau ...
Neden hep +'larla -'ler yanyana ...

Onunda cevabını biliyorum ; TANRISAL ...
Neyse eyv. diyelim kafamızı eğelim güzel güzel karşılayalım ki iyilikler güzellikler getirsin ...

HER İKİMİZE DE ...

22 Temmuz 2010 Perşembe

21 Temmuz 2010 Çarşamba

60 Nefes 1 Dondurma Eder !

[17:04:21] Mattadelamarques diyor ki:
Sana Maltepe deki Nefes okulunda bir Mustafa bey var demiştim hatırlıyomusun?
[17:03:58] God>World>Atheis>]Deist>Pagan>Jewish>Christian>Moslim>society>People>Human>God damn it...(Circle!) diyor ki:
ebet
[17:04:21] Mattadelamarques diyor ki:
nebok gıbıydım ya az önce
[17:04:30] Mattadelamarques diyor ki:
oda facebook ta online dı
[17:04:35] Mattadelamarques diyor ki:
ona yazdım
[17:04:58] Mattadelamarques diyor ki:
sebeb yok ama şöleyım böleyım dıye
[17:05:15] Mattadelamarques diyor ki:
oda dedi ki beden ritmınız dengesızdır
[17:05:19] Mattadelamarques diyor ki:
dedım o ne demek
[17:05:32] Mattadelamarques diyor ki:
dedı dogru nefes almıyosunuzdur
[17:05:45] Mattadelamarques diyor ki:
yada gezegen konumlamalarından dolayı olabılır dedı
[17:05:51] Mattadelamarques diyor ki:
uzerınızde baskı yapmıstır
[17:06:09] Mattadelamarques diyor ki:
dedım d.gunum yarın ve yıne gunes tutulması ayım içimde oldu falan
[17:06:17] Mattadelamarques diyor ki:
kuvvetle mumkun dedı
[17:06:19] Mattadelamarques diyor ki:
neyse

[17:06:37] Mattadelamarques diyor ki:
60 kez nefes alın verın bişiyiniz kalmaz dedi
[17:06:44] Mattadelamarques diyor ki:
bende 60 kez nefes alıp verdım
[17:06:49] Mattadelamarques diyor ki:
gozlerımıde kapadım
[17:06:57] Mattadelamarques diyor ki:
empire of the sun çalıodu
[17:07:09] Mattadelamarques diyor ki:
60 nefes almak etmek işim bitti
[17:07:14] Mattadelamarques diyor ki:
şarkıda tam o an bitti
[17:07:18] Mattadelamarques diyor ki:
gözlerimi bi açtım
[17:07:24] Mattadelamarques diyor ki:
önümde 1 dondurma
[17:07:25] Mattadelamarques diyor ki:
:)
[17:07:38] Mattadelamarques diyor ki:
hüseyin bey dondurma almış hepımıze
[17:07:44] Mattadelamarques diyor ki:
ablada önume koymus gıtmıs
[17:07:46] Mattadelamarques diyor ki:
:)
[17:07:54] Mattadelamarques diyor ki:
suan daha iim :D
[17:07:58] God>World>Atheis>]Deist>Pagan>Jewish>Christian>Moslim>society>People>Human>God damn it...(Circle!) diyor ki:
=)=)
[17:08:04] God>World>Atheis>]Deist>Pagan>Jewish>Christian>Moslim>society>People>Human>God damn it...(Circle!) diyor ki:
güzel olmuş

16 Temmuz 2010 Cuma

Empire of the Sun !

Bi adamlar ki bunlar ben onlar için ikinci kez karalıyorum ve onlar kadar şu ara kimseyi izlemek istemiyorum bu topraklarda ;
Haaa bir de Yeasayer var ki onlara da hakettiklerini vermeliyim ; Evren'in mantığına kafa yormuş ve içine akmış adamlar bunlar , benim gibi "çemberizm"

Bir şarkıydı ki beni tam 1.5 yıldır estire gürlete tuta tuta fırlatır ; " We'r the People" - ki en eski kayıtlarımda bana ne yaptıgğınıda belirtmiştim bu şarkının ;

Ama şimdi bir de buna gelelim ;
Yine aynı albüm ve başka bir Empirelık ; bu arada daha 2 şarkı var geride onlarada bi ara çizerim ;

Ama şimdi !

"" A star explodes a storm A billion seasons born A shock to the waves I know breaking far from shore ""

Yani "Standing on the Shore " ...
http://listen.grooveshark.com/#/artist/Empire+of+the+Sun/550306
buyrun burdan dinleyin !


Standing on the shore
Waiting for the ship in call
There's something in the way I move
That keeps them on their own

A star explodes a storm
A billion seasons born
A shock to the waves I know
breaking far from shore

Don't want to talk
All I hear is noise

The future's in my hands
I hold it in my palms
Engrave it in the leylines running
Right down her arms

Speak in silent tongues
Lies reflect the times
The ghost and the shadows fill
The living scene

Don't want to talk
All I hear is noise




Faithless !















Ada'nın müziği !
Bu sefer elektroniği !
GOD IS A DJ !

Yarın!

15 Temmuz 2010 Perşembe

Nar Taneleri

Tanımadığım ve hatta hiç görmediğim bir adamın sesi girdi önce aklıma sonra fikrime daha sonra da kanıma. Bu aşamaları teker teker tadını çıkara çıkara yaşadıktan sonra kayıtsız kalmak imkânsızdı ve kalınmadı da...

“Gel” dedi bana.

“Peki” dedim ben de.

Nerdesin diye sormadım bile çünkü hislerdi kullandığımız teknik.

Ve başladım hazırlanmaya;

Çok uzaklarda olsa da gideceğim yer; yanıma üzerimdekilerden başka hiçbir şey almadım. Ama bavulumu tamamen hazırlamak günlerimi, aylarımı hatta yıllarımı aldı.

Gittiğim yerden bir daha dönmeyi düşünmüyorum ama buna rağmen Jan’la çekildiğimiz fotoğraflarımızı bile yanıma almayacağım ve almıyorum da.

Aaa şunu unutmuşum dememek için itina ile hazırladım bavulumu. Kazanılmış ve kat edilmiş yollardan geri dönmek “insanın kalbini en çok kıran” şeydir. Tadını bilirim bu yüzden bir daha yaşamak istemedim. Babanem hep söyler: Akılsız başın ayak çeker cezasını!

Evet sanırım sonunda tamamen hazırım hatta nazırım bile. Espri de yaptığıma göre keyfimde yerinde. Tamam olmuşum (gülümseme).

Neler aldım yanıma biliyor musun?

En sevdiğim şarkıları, en sevdiğim film karelerini, arkadaşlarımla yaşadığım en kahkahalı anlarımı, içtiğim her şeyin kafasını, yediğim haltların öğrenilmişliklerini, Marki’nin sadece bana özel gülümsemesini, bir tutam kavuşma anında kullanılacak “sevinç gözyaşını” , ve bavulumdaki boş kalan yerleri tıklım tıklım dolduracak kadar “umut”larımı...

Ahaha nasıl unuturum tabi ki kendi elimle özene bezene yaptığım adını Matta koyduğum; bana hep güzellikler getiren, bu zamana kadar yaşadıklarımdan oluşturduğum, yatmadan önce başucuma koyduğum ufak biblomu da aldım.

O kadar hazırım ki;

Hiçbir zaman bu kadar hazır hissetmemiştim kendimi. Bu yüzden yıllarca çıkmayı düşündüğüm bu yolculuğun zamanı bu kadar uzamış. Ama ben o zamanlar bu bekleme işini hep “Tanrı’nın beni yedek kulübesinde bekletmesi “ olarak tanımlardım. Çocuk gibi huysuzlanmışım. Şuan yedek kulübesinden kalktım ve merdivenlere yürüyorum.

Şuan kafamın içinde Sinatra kusura bakmasın ama Fiona Apple sesinden “Why try to change me” çalıyor. Ve ben piyanoyu şu ana yakıştırdığım kadar hiçbir şeye yakıştırmamıştım.

Özlem koymadım bavuluma. Bu yüzden bu evden çıkarken kamera o hüzünlü veda bakışını son kez bu evin içinde yakalayabilecek. Gittiğimiz yerde seninle birlikte çok fazla yeni filmlerimiz olucak çünkü. Ve ben bu zamana kadar ki tüm bu hüzünlü bakışlar işini “cebimdeki öğrenmişlik şekerlerim” olarak hep yanımda taşıyacağım. İhtiyacım olduğunda sokucam elimi elbisemin cebine, alacağım bi tane koyacağım dilimin üzerine ve sadece “tadına varmak” olacak yaptığım.

Özlem adı verip, meze etmeyeceğim melankolime...

Saat yaklaşıyor. Pencereden bakıyorum ve yaklaşan trenin dumanını görüyorum. Trenin sesi henüz gelmiyor belki ama senin bana “sana geliyorum” diyen sesin iyice çınlatıyor kulaklarımı.

Holdeki aynaya yürüyorum; elbisemin renginin gözlerimdeki ışıkla uyumuna bakacağım. Krem rengi elbisemin üzerinde rengarenk yıldızlar var gözlerimdeki beyaz ışığa yıldızların rengi çok yakışıyor. Sen de çok yakışacaksın bana ve bende sana. Bu uyumu sandaletlerimle tamamlayacağım. Makyaj yok yüzümde. Yanaklarım zaten kırmızı.

Trenin sesi gelmeye başladı ve seninde sesin yükselmeye...

Düşünüyorum;

Birlikte çimlere yatıp bulutlarla oynayacağız. Beni böyle tavladın biliyor musun? Sonra da bana sarılıp saçlarımı koklayacağını söylediğinde kalbime altın vuruşu yapmıştın. Sadece bu iki cümlenden dolayı vanilya kokuları duydum yıllarca.

Şuan bu trenin içindesin. Bende merdivenlerden inip vedalaşıcam artık burasıyla.

Biz yarım elmalar değiliz seninle, biz iki bütün elmayız. Birlikte olmak isteğimizin amacı; birlikte birbirimize bakarak daha çok kızarmak daha çok kızarmak daha çok kızarmak. Nar gibi olmak!

Ve o gün geldiğinde de el ele tutuşup; elmayla yola çıktığımız ve Nar’a dönüştüğümüz yolculuğumuzun o anı geldiğinde, tanelerimizi patlayarak oraya buraya saçıldığımızda, işte o zaman bütün ile birleşeceğiz ...

Bu dış dünya diliyle anlatırsam;

Ellerini tutarken bedenimden ayrılan ruhumu izleyip yıldız olucam.

Ellerimi tutarken bedeninden ayrılan ruhunu izleyip yıldız olucaksın. Yine yan yana olucaz.

Sesler yükseldi...

Geldin!

Sen hazırsan bende hazırım...

Ama önce şu derin nefesimi alayım;

Kollarını aç!

Gel dedin geliyorum!

13 Temmuz 2010 Salı

Buna başlık koymasam hangimize nolur?

Bu ara çok garibim , öle garip garip geziyorum ortalıklarda ... ne kendimden haberim var ne haberde kendim var ... Hep tartışasım var ama o da sakin sakin ! Hem sukunet hem de atraksiyonlu şeyler istiyorum :( Ne emmeye neden gömmeye geliyorum , hem emilmek hemde gömülmek istiyorum ...

Her tarafıma tanrısallıklar , çemberizmler bulaşıyor ... Napmam gerektiğini bilirken bilmezin yapacağını yapıyorum :(

Sonra ahyır sızlanıyorum bi de ya o daha gıcık :( Son bir ayda çektirdiğim fotoğraflara bakıyorum :(
Çocuk olmuşum resmen :(

Ne güzel olmuş diyorum <3>
Sonra da elimdeki tek gerçeklikle ona bakıyorum ve diyorum çocukta değilim ki artık !

Yolda görenlerin " ay n hanım kız " demiyeceği kadar edepsiz bi kadın oldum hatta :(
Yaş 26 oldu Jojo'nun dediğibe göre 27 oluyormuş ... 25 nerdeydi?
Evet sana diyorum alooo !
:(

Sende anlama beni olur mu ? Soktuğumun dilini bi ben konuşuyorum çünkü bu memlekette
al o zaman Kabak'ta Sophie'yle çekinmiştik :(

Foto da yüklenmiomuş arkadaş kısmete gel !
Neese şair olcam ben bunu da şimdi düşündüm
:(


Fotosuz olmuyo ya blog denen şey ondan böle Sophie & Me !
























12 Temmuz 2010 Pazartesi

Seni bekliyorum gel artık be adam !















AŞK !

Ey aşk !
Hadi !
Kes ayaklarımı - kesilsin ayakları ;
Müsait olsun tüm durumları ...
Yaşatsın en güzel anları !
Sonra o da bende alcaklarımızı alalım ve gidelim ...

7 Temmuz 2010 Çarşamba

Teoman dinliyorum gözlerim kapalı ...












Yılı hatılarmıyorum ama ortaokuldaydım işte ...
Dur bakalım bi google amcaya Teoman " N ekmek Nede Su" yu ne zaman çıkarmış ...
97 yazıymış ...

Dün gibi hatırımda ... Bizim jenerasyon için Teoman çok değişik adamdır ... Bazılarımız sevmez ! Sebebi eskiden çok sevmeleridir ... Bazılarımız Teomanla aynı ruh hallerini yaşadığından anlar onu ve hala sever ! Sebebi eskiden de çok sevmeleridir ... Teoman sevilir yani ...


Ama bende Teoman başkadır ... Ben hissederim Teoman yazar ... Yazar üzerine söyler ... Bende yaşarım ! Kendi dilimde cümlelerini en sevdiklerimdendir ...

Belki suyumuzun aynı kanaldan akmasıdır sebebi ... Bülent Ortaçgil çocuğu olmaktır belki ...

Ortaçgil içinde yukarıdaki tanımlama vardır ... Bazıları çok sever , bazıları az ama herkes sever ...
Ben - Ortaçgil ve Teoman arasında bu yüzden akan bişi vardır ... Onlar bana yaşatır bende onlar hissetsin diye frekansımı yayarım ! Ortaçgil var olanı sorgulayarak başladı hikayeye ... Teoman bu soruları şarkı diye dinleyerek büyüdü ve çelişki içinde yaşamanın tadıyla kavruldu ...

Tamda benim sıralar ...

Bende çelişikliğin sözlükteki karşılığıyım ...


Çok insan hala eleştirir Teoman dinlediğim için hala ; ama ben onları dinlemedikleri için eleştirmem ve bunu kavrayamazlar bile :) Hala söyledikleri Teoman popüler kültür bıdıbıdısı der ...

Tanrı'da bir popüler kültürdür ben buna bişey diyormuyumdur?


Teoman "Gökdelenlerden tükürürken dünyaya " , "Zaman bi türlü geçmezken yıllar hayatlar geçiyor derken" , "Rimelleri akan bi kadın diye İstanbulla sevişirken" ve uzatabiliceğim milyon tane yaşanmışlık- hissetmişlik ve sindirilmişlikle hayatı yaşarken ;

Yedikleri içtikleride onundur , bana his düşer ... Alan alır almayanda almaz ...

Dağ - dağdır ova da ova hatta tepe de tepe !


Tavsiye ederim ;
1 Puzzle , 1 şişe beyaz şarap ve sesseiz sakin bir İstanbul gecesinde kendi evinde en fazla iki kişi ile Teoman dinlemeyi ...

http://fizy.com/#s/1ago1j


Son albümünden olsun ... Yine bana gelsin ...


http://fizy.com/#s/1ajewn


Bu da ilk aşkım İstanbul'a gelsin !

PS: Ama bil aslında ben ii biriyim !



6 Temmuz 2010 Salı

Matta's Airway birbaşka Way'le yine Waylerde
















İlk önce sordum kendime ... Matta Vats going on ha ? Yalan ya böle afilli olsun diye böle yazdım buraya yoksa gayet içimden geçen sansürsüzce şu soruydu ? "Beni bi deli mi skti?"
Bu sorunun cevabını nedense 50 dakikalık dağa varış aşamasında sormadım da ... Tam bu yamacı görünce sormak istedim ...

Ama kafamda bi de artık beni terketmesini istediğim korkularım daha da yaklaşmak istediğim sonsuzluk hislerim vardı !

Sonra baktım Mustafa adındaki pilotum bana bişiler takıyo ... Üzerimde kilitli kilitli bişiler aklımda korkular kalbimde özgür olmaklar ... aman da aman !



















Bilmiyorum :) Fethiye'ye indiğimden beri Paraşütte paraşüt diye sayıklayan ben değilmişim gibi tam vazgeçiyordum ki ; artık paraşüte geçirilmiştim ... Hey ben vazgeçtim diyordum ki ... Koşmaya başladım ...

Sonrasında dünyaya baktığım o 4 köşeli fotoğraf bile değişti ; HERŞEY ÇEMBER OLDU ! Tanrısal




















Önce korktum ama sonrasında kuş oldum uçtum !

















Öle bi rahatlamışım ki azımdan dumanlar bile saldım !
















KORKU YOK ! KALAN BOŞLUKTA HUZUR VAR !
















Keşke müzikte olsaydı demediğim değil ama tam o anda da Rüzgarın sesini kullandı kulaklarım melodi diye !
















Her anın Sonu !
















Ama damaklarda özgürlük tadı !

2 Temmuz 2010 Cuma

Bu yazın şarkısı resmen Demir Demirkandan Aşktan öte ama taş havuz içindeki Mattadan

2010 yılımızın tatilini Kabak koylarında bu gece sonlandırcağımızı üzülerek belirtirken aklıma düşen soruya benzer 5 para etmez düşünceler var ...

10 numara tatil nasıl geçirilir ! pardon ?
İlla denizdi kumdu rakıydı neblim arkadaşlardı bunlardan mı olması gerekir !
Yoksa boş dlaştırdığın her kapa aslında hep esintili esintili tatildemidir?

Bildiğin yardırdım kendimi bu sene !
Aklıma sizden sevimli olmasın taktığım göbeğimle mi desem , yanımdaki arkadaşlarımla mı desem , doğasıydı şelalesiydi taksisiydi mi desem ; nerdeyse herbiriyle ayrı ayrı kapıştım zaman aralıklarıyla ...

En son bi burkuk bilek verdim diyet olarak ama bu kezde bu acı canımı yakıo ve buna sinirleniyorum ...

Hayır sürekli burkulan ve şişen bu bilek artık beni ürkütüo ... Böö Böö yapıp yapıp kaçıyo ordaki kasçıklarım :( Çok üzülüyorum bileğim nolur beni terketme :(

2 gündür duşta almadım zaten bildiğin saçlarımın içi kum dolu ...

Neyse bu sıkkın canı yarın ki paraşüt aydealarımla rahatlatıyorum şuan ...
He evet dün çıktık Kabak'tan Ölüdeniz'e geldik ... Babadağında babayı görcez ... Çok gerginim ben ya ... Bu kredi kartı ve Jan'ın gitme işi canımı mı sıkıyodur nedir? Yoksa alkol mü sebeb?

Peki ya şuan bu dinlediğim kim ? Dumtıs dumtıs

:(

Öyk " Tiksindim kendimden ben bile "

He bu arada :) Evet o çocuk iidi :) E kaçmadı da haliyle ... Bak şimdi oldu mu zihin bu aklıma getirdiğin :) sende resmen cakabosun ha :D

Hadi tatil potoşuda çakiim bu karışık zihinle ...



Not: Resmen kayıtlara geçsin yazmak için blog yazdım az önce bide sanırım saçlarım kokuyo yada yükselen ben değilim sadece asansör

İnternet pek cortlak olduğundan potoş yüklenmedi ... Peki bu nedir ?

Kısmet